Akademik Kadro

Akademik kadro iptal davaları üniversiteler ya da diğer yükseköğretim kurumları kadrolarına yapılacak atamalardaki hukuka aykırılıklara karşı açılmakta olup Akademik Hukuk & Danışmanlık özel olarak bu dava konularında uzmanlaşmıştır.

Akademik Kadro İptal Davası Nedir?

Akademik Kadro İptal Davası Nedir?Akademik Kadro ilanına istinaden başvuruda bulunup haksız olarak ataması gerçekleşmeyen akademik personel müvekkillerimiz hakkında açtığımız akademik kadro iptal davalarında verilen kararların bir kısmı aşağıda sunulmuştur.

Akademik kadro iptal davalarında en sık karşılaştığımız husus akademik kadro ilanının kişiye özel olması ve jürilerin yanlış değerlendirme yaparak daha liyakatsiz kişiler lehine değerlendirmede bulunmalarıdır. Akademik kadro iptal davalarına konu olan ilanlarda jürilerin yanlış değerlendirmeleri sonucu atanamayan adayların atama kararına idare mahkemesinde Akademik Kadro İptal davası açma hakkı vardır. Bu bakımdan aşağıda emsal olarak Ankara İdare Mahkemesi, Kayseri İdare Mahkemesi ve Edirne İdare Mahkemesi tarafından akademik kadro ilanına karşı açılan akademik kadro iptal davası sonucu verilen kararlar yer almaktadır.

Kişiye Özel İlanın İptali Kararı – Ankara İdare Mahkemesi

Kişiye Özel İlanın İptali Kararı – Ankara İdare MahkemesiAkademik kadro iptal davaları arasında en sık karşımıza çıkan durum kişiye özel ilanın iptali davasıdır.

Kişiye Özel İlanının İptali Davasının Özeti

Ankara 16. İdare Mahkemesinin 2019 tarihli kararına konu davada Anabilim Dalı Akademik Kurulu’nun 27.12.2013 tarih ve 67 sayılı Kararında;

“…Büyükşehir Belediyesi ile yapılan sokak hayvanları bakım ve tedavi protokolü nedeniyle hayvan sayısında artış, lisans ders yükü öğretiminin hayvan türlerine yönelik çok kapsamlı olması, intörn öğrencilerinin uygulamalı ders eğitim ve öğretinin bulunması, 2014 yılı eğitim-öğretim yılında açılacak olan ingilizce sınıfı, lisans ve lisansüstü öğrenci sayılarında artışlar ve son 10 yılda Anabilim dalı öğretim sayısındaki azalmalar göz önüne alınarak….”

ibarelerine yer verilerek Anabilim dalının ihtiyaçlarına yer verildiği, bu doğrultuda ilan ve dava konusu işlemin tesis edildiği, kadro talebi ve ilanı kişiye özel, kişiyi tarif eder nitelikte olmadığı gibi ilgili anabilim dalının eğitim/öğretim ve araştırma ihtiyaçları göz önünde bulundurularak yapıldığı, tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Kişiye Özel İlanın İptali Davasında Üniversitenin Savunması

Usule ilişkin olarak davacının dilekçesinde iptal talebinde bulunmadığı, birden çok karara karşı tek bir dilekçe ile dava açtığı, esasa ilişkin olarak, akademik ilan tarihinden itibaren 60 günlük dava açma süresi içerisinde ilandaki ek koşulun iptalinin istenilmediği, dolayısıyla Anabilim Dalı tarafından açılacak Yardımcı Doçentlik kadrosu için öngörülen ek koşulun kesinleştiği, kesinleşmiş bir karara dayalı ve bu karara uygun olan bir atama işleminin de iptalinin istenilemeyeceği, müdahil …………..’ın akademik ilanda aranan koşulları taşıdığı, Akademik Kurul Kararında davacının herhangi bir gerekçe göstermediği,

27.12.2013 tarihli Akademik Kurul Kararının ilk bölümünde yardımcı doçent kadrosuna ihtiyaç duyulduğunun açıklandığı, kararın ikinci bölümünde ise “kanin parvoviruslu köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörler üzerine çalışmış ve yurtdışı tecrübesine sahip olmak” şartı ile yardımcı doçentin taşıması gereken ek özelliklerinin tarif edildiği, söz konusu ek koşulun 2547 sayılı Yasada belirtilen ölçütlere ve hukuka uygun olduğu,

..parvovirus önemli bir konu olduğundan çok sayıda veteriner ve akademisyen tarafından çalışıldığı ve çalışılmaya da devam edildiği, müdahilin de özellikle kanin parvoviruslu köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörleri araştıran bir akademisyen olduğu ve bu konudaki çalışmasının bilimsel bir öneme sahip olduğu, jüri üyeleri tarafından bu konunun da raporlarda belirtildiği, yurt dışı deneyimin olduğu, davacı ile müdahil arasında davalar olduğu ve özel bir saikle hareket ettiği, tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

Kişiye Özel İlanın İptal Davasında Kararın Gerekçesi

Akademik kadro iptal davalarında mahkemelerin gerekçesi genel olarak mevzuat hükmü ile bilirkişi raporlarının değerlendirilmesine dayanmaktadır. Söz konusu akademik kadro iptal davasında kişiye özel ilanın iptali ile ilgili mahkeme gerekçesi şu şekildedir:

Karar veren Ankara 16. İdare Mahkemesi’nce, Mahkememizin 10.01.2019 tarihli ara kararıyla Mahkememizin 24.10.2014 tarih ve E:2014/1856, K:2014/1272 sayılı kararının Danıştay 8. Dairesi’nin 28.12.2017 tarih ve E:2015/4584, K:2017/9978 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak dosyanın tekemmül ettirilmesine karar verildi,

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, doçentliğe atamaya ilişkin asgari koşulların ilgili mevzuatta belirlendiği; üniversitelere bunların haricinde Yükseköğretim Kurulu’nun onayını almak şartıyla ek koşullar belirleme yetkisi tanındığı; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 25. maddesinde yer alan “bilim disiplinleri arasındaki farklılık”, maddenin gerekçesinde yer alan “üniversitelerin gelişmişlik düzeyleri” ifadesi dikkate alındığında, bahsedilen ek koşulların genel nitelikteki koşullar olduğu; Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği’nde de buna uygun şekilde, doçentliğe atamaya ilişkin üniversitelerce belirlenecek asgari kriterlerin Yükseköğretim Kurulu’nun onayına tabi tutulduğu anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, yardımcı doçent, doçent ve profesör kadrolarına yapılacak atamalar için  2547 sayılı Kanunda belirtilen koşulların dışında, üniversitelerin senatoları tarafından, anılan kadrolara yapılacak atamalar için belirlenen ve yasada yer almayan genel ve objektif nitelikteki ek kriterler için Yükseköğretim Kurulu’nun onayının alınması zorunludur.

Ancak, üniversiteler tarafından ilan edilen bir kadro için, ihtiyaç ve hizmet gerekleri göz önünde bulundurularak getirilen özel ve ilan edilen kadroya özgü, spesifik koşulların ise, Yükseköğretim Kurulu’nun onayına tabi olmadığı kuşkusuzdur. Ayrıca üniversitelerce ilan edilen kadrolar için anabilim dalı başkanlığının görüş ve önerisine başvurulmasına da ihtiyaç bulunmamaktadır.

Dolayısıyla ileri sürülen taraf iddiaları da göz önünde bulundurularak, kadro ilanında sözü edilen ek koşulun kişiyi tarif eder, keyfi, subjektif nitelikte mi, yoksa İç Hastalıkları Anabilim Dalında, Yönetim Kurulu Kararında da yer verilen kadro ihtiyacına katkı sağlamaya veya kararda yer verilen özgül bir ihtiyacı karşılamaya yönelik objektif bir gereklilik olup olmadığının çözüme kavuşturulması gerekmektedir.

Bu durumda, akademik kadro iptal dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, ………….. Üniversitesi ………….. Fakültesi ………….. Ana Bilim Dalı’nda ihtiyaç duyulan bir adet “Yardımcı Doçent” kadrosu ilanı verilmesine ilişkin 14.05.2014 tarih ve 2900 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan davalı idare işleminde, kadro için aranılan özel şartın “kanin parvovirüslü köpeklerde yaşam süresini etkileyen faktörler üzerine çalışmış olmak…” olduğu,

..her ne kadar ek koşula yönetim kurulu kararında …………..Büyükşehir Belediyesi ile sokak köpekleri için yapılan protokol gerekçe gösterilmiş ise de sokak köpeklerinde görülen hastalıkların çok çeşitli olabileceği gibi kararda parvovirüslü sokak köpekleri açısından bir ihtisaslaşmaya ihtiyaç duyulduğuna dair bir gerekçeye de yer verilmediği, dolayısıyla söz konusu koşulun açıkça nesnel bir gerekçeye dayandırılamadığı gibi ek koşulun açılan kadroya atanması istenilen kişiyi açıkça tarif eder nitelikte olduğu;

nitekim, kadro ilanının yapılmasından sonra bu kadroya atanmak istemiyle başvuruda bulunan müdahil …………..’ın da aynı Anabilim Dalı’nda doktora yaptığı ve doktora tezinin adı “Parvovirus Enfeksiyonlu Köpeklerde Yaşama Şansını Etkileyen Bazı Paremetlerin Araştırılması” olduğu görüldüğünden,

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve ikincil mevzuat hükümlerine göre, üniversitelerde bilimsel kaliteyi artırmak amacına yönelik olarak objektif ve denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirlenebileceği anlaşılmakla birlikte, söz konusu ek koşulun kişiyi tarif eder, keyfi, subjektif nitelik taşıdığı anlaşıldığından, bu ilana bağlı olarak anılan kadroya …………..’ın atanması işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Kişiye Özel İlanın İptali Kararının Sonucu

Açıklanan nedenlerle; huzurda görülen akademik kadro iptal davasının konusu olan işlemin iptaline,

  • davacı tarafından ilk derece ve temyiz aşamalarında harcanan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 421,95-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 2.075,00-TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
  • davalı idare tarafından karar düzeltme kanun yolu aşamasında harcanan ve aşağıda dökümü yapılan 73,00-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına,
  • müdahil tarafından harcanan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 121,30-TL yargılama giderinin müdahil üzerinde bırakılmasına,
  • 492 sayılı Harçlar Kanununun 8. maddesi uyarınca işbu kararın verildiği tarihte alınması gereken 44,40-TL karar harcından dava açılırken yatırılan 25,20-TL harcın mahsubu sonucu geriye kalan 19,20-TL karar harcının davacıdan tahsili için ilgili tahsil dairesine müzekkere yazılmasına,
  • posta avansından artan miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara ve müdahile iade edilmesine,

kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 05.11.2019 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.

Akademik Kadro İlanı İptal Kararı – Kayseri İdare Mahkemesi 

Akademik Kadro İlanı İptal Kararı - Kayseri İdare Mahkemesi 

Akademik Kadro İptal Davası

 

 

 

 

 

Akademik Kadro İptal Davasının Özeti

Davacı tarafından, …… Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Örgütsel Davranış Anabilim Dalına alım ilanı yapılan “profesör” kadrosuna atanma talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin …. Üniversitesi Yönetim Kurulunun 17.02.2022 tarih ve 2022.05.39 sayılı işlemin; kadroya başvuran tek aday olduğu, kadroya atamasının yapılmadığını davalı idarenin 23.02.2022 tarih ve 2100088924 sayılı yazısı ile öğrendiği,

Akademik Yükseltilme, Atanma ve Değerlendirme Kurulu tarafından yapılan inceleme sonucu profesörlük kadrosu için gerekli puanı ve diğer koşulları sağladığının tespit edildiği ve başvurusunun kabul edildiği, oluşturulan jürinin üyeleri tarafından başarılı olduğuna dair rapor düzenlendiği,  Üniversite Yönetim Kurulu’nun 17.02.2022 tarih ve 2022.05.39 sayılı kararıyla atamasının uygun olduğuna karar verildiği, ancak rektörlük tarafından, alınan raporlara ve yönetim kurulu kararına rağmen atamasının uygun görülmediği ve daha önce alınan yönetim kurulu kararı kaldırılarak yeni jüri atanmasına karar verildiği,

ilk atanan beş jüri üyesinin yağmacı/şaibeli yayın gibi bir görüşü olmamasına ve atanmasının kurul tarafından uygun bulunmasına rağmen hangi raporla ortaya konulduğu belli olmayan bir yağmacı/şaibeli dergi iddiasına dayanarak kararın kaldırılmasının mümkün olmadığı, yağmacı/şaibeli dergilere ilişkin YÖK tarafından alınan kararda Mart 2019 tarihinden sonra uygulanacağının açıkça yazdığı, davacının makalesinin 2018 yılına ait olduğu, söz konusu yayın için herhangi bir ücret ödemediği, yeni jüri belirlenmesine rağmen sadece iki olumsuz raporun göz önüne alındığı, diğer üç jüri üyesinden gelen raporlardan hiç bahsedilmediği, jüri üyelerinin değerlendirmelerinin mevzuatta olmayan kriterler üzerinden yapılmış hatalı değerlendirmeler olduğu, davacının dosyasının puan anlamında istenen puanın üç katı durumda olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.

Akademik Kadro İlanı Davasında Üniversite Savunması

Akademik kadro iptal davasının konusu “profesör” alım ilanına davacının başvuru yapması üzerine jürilerden gelen raporlar doğrultusunda Üniversite Yönetim Kurulunun 13.01.2021 tarih ve 2021.02.16 sayılı kararı ile davacının atanmasının uygun görüldüğü, ancak Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı Genel Sekreterliğinden gelen yazı gereğince davacının atama kararının yeniden görüşüldüğü, davacının başvuru dosyasında bulunan makale çalışmalarında yağmacı yayın olduğu şüphesi oluştuğundan alınan Yönetim Kurulu kararı iptal edilerek davacının çalışmalarının tekrar görüşülmek üzere belirlenecek bilim jüri üyelerine gönderilmesine karar verildiği,

2547 sayılı Kanun’un 26.maddesinde ”en az üç” ibaresi bulunmasına rağmen yeniden değerlendirme yapacak jüri üyelerinin tamamının başka üniversitelerden seçildiği, akademik kadro iptal dava dilekçesinde Üniversitelerarası Kurul Başkanlığınca alınan kararın 07.03.2019 tarihinden sonra yayımlanmış makaleler için geçerli olduğu beyan edilmekte ise de, söz konusu tarih doçentlik değerlendirme sürecinde doçent adaylarının başvuruları için geçerli olduğu,

..Üniversite Senatosunun 18.02.2021 tarih ve 2021.05.35 sayılı kararında, yağmacı/şaibeli yayınların yaygın olarak görülen bazı özelliklerinin belirtildiği ve bu yayınların akademik kadrolarda yapılacak olan atama, yükseltme ve görev süresi uzatmalarında değerlendirmeye alınmamasının, üniversite öğretim elemanlarının akademik kadrolarda yapılacak olan atama, yükseltilme ve görev süresi uzatma başvurularında adaylardan yağmacı/şaibeli nitelikte akademik bir faaliyetinin olmadığına dair beyan alınmasının uygun olduğuna karar verildiği,

Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı yazısı, Üniversite Senatosu kararı ve jüri üyelerinden gelen raporlar birlikte değerlendirildiğinde başvuru dosyasında yağmacı olarak tanımlanan dergilerde yayınlanmış makaleleri bulunan davacının ”profesör” kadrosuna atanmasının uygun bulunmasının akademik etik ve liyakate uygun olmayacağı, tesis edilen işlemin hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülerek yürütmenin durdurulması isteminin ve davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Akademik Kadro İlanı İptal Kararı Gerekçesi

Akademik kadro iptal davalarında mahkemelerin gerekçesi genel olarak mevzuat hükmü ile bilirkişi raporlarının değerlendirilmesine dayanmaktadır. Söz konusu akademik kadro iptal davasında mahkeme gerekçesi şu şekildedir:

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun  “Profesörlüğe yükselme ve atama” başlıklı 26. maddesinde;  “(Değişik: 18/6/2008-5772/6 md.)

a) Profesörlüğe yükseltilerek atamada;

1) Doçentlik unvanını aldıktan sonra en az beş yıl süreyle, açık bulunan profesörlük kadrosu ile ilgili bilim alanında çalışmış olmak,

2) Doçentlik unvanını aldıktan sonra, ilgili bilim alanında özgün yayınlar veya çalışmalar yapmış olmak, gerekir.

Yukarıdaki (2) numaralı bentteki yayınlardan biri, başvuru dosyasında başlıca araştırma eseri olarak belirtilir. Üniversiteler, profesörlüğe yükseltilerek atama için aranan bu asgari koşulların yanında, Yükseköğretim Kurulunun onayını almak suretiyle, münhasıran bilimsel kaliteyi artırmak amacına yönelik olarak, bilim disiplinleri arasındaki farklılıkları da göz önünde bulundurarak, objektif ve denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirleyebilirler.

b) Profesörlüğe yükseltilerek atama yapılabilmesi için:

1) Üniversitelerde veya yüksek teknoloji enstitülerinde atama yapılacak olan profesörlük kadroları, rektörlük tarafından ilan edilir.

2) Profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca en az üçü başka üniversitelerden veya yüksek teknoloji enstitülerinden olmak üzere ilan edilen kadronun bilim alanıyla ilgili beş profesör seçilir. Bu profesörler her aday için ayrı ayrı olmak üzere birer rapor yazarlar ve kadroya atanacak birden fazla aday varsa tercihlerini bildirirler. Üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunun bu raporları göz önünde tutarak alacağı karar üzerine, rektör atamayı yapar.

c) Profesörlüğe yükseltilerek atanan kişi, bir başka yükseköğretim kurumunda veya bir başka bilim dalında boş bulunan profesörlük kadrosuna, ancak (a) ve (b) fıkralarında belirtilen esas ve usullere uygun olarak atanabilir.” kuralı yer almıştır.

12.06.2018 tarih ve 30499 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği’nin “Atanma şartı” başlıklı 12. maddesinde;

“(1) Profesör kadrolarına atanabilmek için doçentlik unvanını aldıktan sonra en az beş yıl açık bulunan profesörlük kadrosu ile ilgili bilim alanında çalışmış olmak, kendi bilim alanında uluslararası düzeyde orijinal eserler vermiş olmak ve uygulama alanı bulunan dallarda uygulamaya yönelik çalışmalarda bulunması gereklidir.

(2) 2547 sayılı Kanunun 27 nci maddesi gereğince doçentlik sınavını başarmış sayılarak yabancı ülkelerde aldığı unvanı Türkiye’de geçerli kabul edilen adayların doçentlikteki hizmet süreleri doçentlik unvanını yabancı ülkede aldıkları tarihten başlar.”düzenlemesine,

“İlan” başlıklı 13. maddesinde;

“(1) Bir üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsündeki açık bulunan profesör kadroları, Resmî Gazete’de ve üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsünün internet ana sayfasında rektörlük tarafından ilan edilerek duyurulur. Bu ilanda adaylara on beş günden az olmamak üzere başvuru süresi tanınır ve son başvurma tarihi belirtilir.” düzenlemesine,

“Başvuru” başlıklı 14. maddesinde de;

“(1) Profesör adayları; özgeçmişlerini, bilimsel yayınlarını kongre ve konferans tebliğleri ile bunlara yapılan atıfları, sanat eserlerini, icralarını ve bunlara ilişkin dokümanı, eğitim-öğretim faaliyetlerini, yönetimlerinde devam eden ve biten doktora, sanatta yeterlik veya yüksek lisans çalışmalarını, üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsüne katkılarını kapsayan bir dosyayla birlikte bir dilekçeyi rektörlüğe altı nüsha olarak teslim eder. Adaylar, bu başvurularında yayınlarından birini başlıca araştırma eseri olarak gösterir.” düzenlemesine,

“Atama süreci” başlıklı 15. maddesinde ise;

“(1) Profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel veya sanatsal niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca, en az üçü başka üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsünden olmak üzere ilan edilen kadronun bilim veya sanat alanı ile ilgili en az beş profesör, ilana son başvuru tarihinden itibaren bir ay içinde seçilir. Bu profesörler belgelerin kendilerine verildiği tarihi izleyen iki ay içinde her aday için ayrı ayrı olmak üzere birer rapor hazırlar ve kadroya atanmak üzere müracaat eden birden fazla aday varsa tercihlerini bildirir.

Bu raporlarda adayların bilimsel veya sanatsal nitelikleri ve çalışmaları değerlendirilir, yöneticilik, yapıcılık ve geliştiricilik özellikleri ile bilim ve sanat adamı yetiştirme konusundaki çabaları ayrıntılı olarak belirtilir.

(2) Dosya inceleme raporlarının iki ay içinde gelmemesi halinde aynı usulle tespit edilen başka profesörlere dosyalar incelenmesi için gönderilir.

(3) Üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunun dosya inceleme raporlarını göz önünde tutarak alacağı karar üzerine, rektör tarafından atama yapılır.

(4) 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 34 üncü maddesi uyarınca sözleşmeli çalıştırılacak yabancı ülke vatandaşı öğretim elemanlarının profesör kadrolarına atanma ile ilgili şartları sağlamaları kaydıyla, sözleşmeli olarak çalıştırılmasında bu Yönetmelikte belirlenen ilan şartı dışındaki usul ve esaslar uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.

Üniversitesi Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Ölçütleri Yönergesinin ‘Tanımlar’ başlıklı 3’üncü maddesinin (a) alt bendinde; “… Akademik Yükseltilme, Atanma ve Değerlendirme Kurulu: Profesör, Doçent ve Doktor Öğretim Üyesi kadrolarına başvuran adayların dosyalarını, bu Yönergeye göre değerlendirmek üzere, Rektör veya ilgili  Rektör Yardımcısının başkanlığında, üyeleri Rektör tarafından belirlenen ve gerektiğinde sosyal, sağlık,  fen, eğitim ve sanat alanlarında ayrı ayrı oluşturulabilen kuruldur. Bu kurul/kurullar en az beş/beşer üyeden  oluşur.

. …” düzenlemesine, ‘Genel İlkeler’ başlıklı 4’üncü maddesinde; “Bu yönerge aşağıdaki genel ilkeler çerçevesinde yürütülür:

(1) Bu Yönergede belirlenen ölçütler, ilgili kadroya başvurabilmenin asgari koşullarıdır.

(2) Bu Yönergede belirtilen bütün kadrolara atanmak için 657 Sayılı Kanunun 48. maddesindeki genel  koşullara sahip olmak gerekir.

(3) Atanma başvuruları, ilanda belirtilen birimlere yapılır. Başvuruların  belirlenen ölçütlere uygunluğu Akademik Yükseltilme, Atanma ve Değerlendirme Kurulunca incelenerek belirlenir. Yapılan inceleme sonucunda adayın durumunun bu Yönerge hükümlerine uymadığının saptanması hâlinde başvuru işleme konulmaz; başvuru dosyası adaya iade edilir.

(4) Eserin yayımlandığı derginin gerekli koşulları sağladığının aday tarafından belgelenmesi gerekir.

(5) Eserlerin ya yayımlanmış olması ya da yetkili kişi/kurullardan yayımlanacağına dair onaylı yazının sunulması gerekir. Elektronik ortamda basılmış görülen yayınlar için DOI numarası almış olmak yeterlidir.

(6) Kitap, tanınmış uluslararası veya ulusal yayınevleri tarafından yayımlanan, alanıyla ilgili bilimsel eserdir.

(7) Adayın kendi adının bulunduğu eserlere yaptığı atıflar değerlendirmeye alınmaz. Adayın bir eserine aynı  eserde yapılan birden fazla atıf, bir atıf sayılır.

(8) Bu yönergede hüküm bulunmayan hâllerde Senato kararı esastı yer almaktadır.” düzenlmesine,

“Profesörlüğe Yükseltilme ve Atanma Koşulları” başlıklı 6’ncı maddesinde;

(1) Doçent unvanını aldıktan sonra profesörlüğe atanabilmek için gerekli olan yasal sürenin (5  yıl) en az yarısı kadar üniversiteler veya alanı ile ilgili bilimsel bir araştırma kuruluşunda fiilen çalışmış olmak.

(2) YÖKDİL sınavı veya YDS’den en az 65 (altmış beş) puan ya da eşdeğeri kabul edilen bir dil sınavından  en az 65 (altmış beş) puanın muadili bir puan almış olmak. Çalışma alanı bir yabancı dil olan bölümlerde  çalışma alanı dışındaki başka bir dilde eşdeğerliği kabul edilen merkezi bir yabancı dil sınavından en az 65  (altmış beş) puan veya muadili bir puan almış olmak. (

3) Doçentlik temel başvuru alanında ÜAK tarafından yapılan sözlü sınavından başarılı olmak.

(4) İlgili alanda ÜAK tarafından belirlenmiş doçentlik müracaat ölçütlerini (bu unvanı aldığı dönemdeki  ölçütleri) tekrar sağlamış olmak.

(5) Yayınlarından birini, başvuru dosyasında başlıca araştırma eseri olarak belirtmiş olmak.

(6) Doçentlik öncesi gerçekleştirdiği akademik etkinlikleri hariç olmak üzere, doçentlik sonrasına ait olmak  şartıyla aşağıda öngörülen koşulları sağlamak:

        a) Fen, Mühendislik ve Sağlık Bilimlerinde, en az 75 puanı Puanlama Tablosunun ilk sekiz maddesinde  belirtilen faaliyetlerden olmak koşuluyla toplam en az 150 puan almış olmak.

        b) Sosyal Bilimlerde, en az 60 puanı Puanlama Tablosunun ilk sekiz maddesinde belirtilen faaliyetlerden  olmak koşuluyla toplam en az 120 puan almış olmak.

        c) Güzel Sanatlar ve Beden Eğitimi alanlarında, Puanlama Tablosunda belirtilen faaliyetlerden en az  120 puan almış olmak.” düzenlemesine yer verilmiştir.

Akademik kadro iptal davasının dosya incelenmesinden, davacı tarafından, Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Örgütsel Davranış Anabilim Dalına alım ilanı yapılan “profesör” kadrosuna atanma talebiyle başvuru yapıldığı, davacının yaptığı bu başvurunun  Üniversitesi Yönetim Kurulunun 17.02.2022 tarih ve 2022.05.39 sayılı işlemiyle jüri üyelerinden bazılarının olumsuz görüşleri esas alınarak reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda,  profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca ilan edilen kadronun bilim alanıyla ilgili beş profesör seçileceği ve yönetim kurulunca bu raporların göz önünde tutulması suretiyle alınacak karar üzerine rektör tarafından atamanın yapılacağı, idarenin takdir yetkisi kapsamında ilan edilen herhangi bir kadroya başvuran ve jüri değerlendirmesi sonucunda adaylar arasından  söz konusu kadro için en uygun adayın tercihi konusunda yasaların tanıdığı serbesti çerçevesinde tercihte bulunabileceği, ancak idareye tanınan takdir yetkisinin  kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının ortaya konulması gerektiği anlaşılmaktadır.

Öte yandan, Mahkememizin 12.05.2022 tarihli ara kararı ile uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için gerekli görüldüğünden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin yollamada bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 288/1. maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, Mahkememizce Hacettepe Üniversitesi  İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Örgütsel Davranış Ana Bilim Dalında profesör olarak görev yapan üç kişilik bilirkişi heyeti görevlendirilmiştir.

Bilirkişi heyetinden davacının,

  • Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Örgütsel Davranış Anabilim Dalına alım ilanı yapılan profesör kadrosuna atanmak için yaptığı başvuruya ilişkin dosyada yer alan özgeçmişi ve bilimsel yayın ve çalışmaları ve diğer tüm bilgi ve belgeler incelenmek suretiyle bu kadroya atanabilmek için gerekli şartları taşıyıp taşımadığı,
  • akademik ve bilimsel açıdan yeterliliğinin bulunup bulunmadığı, bilimsel yayın ve çalışmalarında yağmacı/şaibeli yayın olarak nitelendirilebilecek bir eser bulunup bulunmadığı

hususlarının tespit edilmesine ilişkin olarak davacı ve davalı idarenin iddiaları ile resen tespit edilecek hususlar da dikkate alınmak suretiyle düzenlenecek bilimsel gerekçelere dayalı düzenlenecek bilirkişi raporunun hazırlanmasının istenilmesi üzerine hazırlanan 21.10.2022 tarihinde Mahkememiz kayıtlarına alınan bilirkişi raporunda özetle, “Davacı Doç. Dr. ın dosyasındaki tüm bilgi ve belgeler incelenmiş, tarafların iddia ve savunmaları dikkate alınmıştır.

Davacı Doç. Dr.f’ın puanları tekrar hesaplanmış ve aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır. Davacı Doç.Dr. X doktorasını Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme ABD’nda tarihinde tamamlamıştır. Doç. Dr.  Yöetim ve Strateji Bilim alarında Doçentlik unvan ve yetkisini 23/09/2014 tarihinde almıştır. Davacı Doç. Dr. çalışamaları “    üniversitesi Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Kriterleri atama ve yükseltme ölçütleri ve uygulama esasları” çerçevesinde yer alan puan tablosuna yerleştirilmiştir. Bu puan tablosu Ek.1’de yer almaktadır. Ekte de görüleceği üzere bilirkişi heyeti tarafından Doç. Dr. sunduğu eserler üzerinde puanlar tekrar hesaplanmıştır.

1. Doç. Dr. Profesörlük Kadrosuna Atanabilmek İçin Gerekli Şartları Taşıyıp Taşımadığına İlişkin Değerlendirme; Üniversitesi Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Kriterleri çerçevesinde Sosyal Bilimler alanında Profesörlük kadrosuna atanmak için, doçentlik ünvanı alındıktan sonra, Puanlama Tablosunun ilk sekiz maddesinde (A1-A8) belirtilen faaliyetlerden en az 60 puanı almak koşulu ve bununla birlikte toplam en az 120 puan almış olmak gerekmektedir. Ai-A8 kategorilerinde yer alan eserleri AS-A6-A7-A8 kapsamında değerlendirilmektedir. Buna göre; “A5- TÜBİTAK tarafından taranan ulusal hakemli dergilerde yayımlanan tam metin makale”: Bu kategoride 6 adet tam metin çalışması bulunmaktadır. Bu çalışmaların yayımlandığı dergiler Ulakbim TR — dizinde taranmaktadır. Tüm çalışmalara ilişkin akademik değerlendirmeler Eki Puan tablosunda yer almıştır.

Yapılan değerlendirmeye göre Davacı A5 kategorisinden toplam 90 puan almıştır.“A6- Bu tablonun A1 ila A5 maddeleri kapsamı dışında kalan ve Üniversite Yayın Komisyonunun önerisiyle Senato tarafından kabul ediler ulusal veya uluslararası hakemli dergilerde yayımlanan tam metin makale”: Bu kategoride 5 adet tam metin çalışması bulunmaktadır. Bu eserlerin, üniversite yayın komisyonu önerisi ile Senato tarafından kabul edilen hakemli dergilerde yapıldığı, dosyasının üniversite kriter komisyon tarafından verllen olumlu raporundan anlaşılmaktadır. A6 kategorisinden aldığı toplam puan 49 olarak hesaplanmıştır.

“A7- Üçüncü madde dışında kalar uluslararası ve ulusal kongrelerde sunulan ve tam metni veya özeti yayımlanmış, sözlü veya poster tebliğler (basılı olması gerekir)” Davacı bu kategoride doçentlik sonrası tarihli 14 adet bildirisi bulunmaktadır. Bu bildirilerden 13 tanesi tam metin, 1 tanesi ise özet bildiridir. Kongreler, girişimcilik, sosyal ve beşeri bilimler, ekonomik ve sosyal gelişme temalı konferanslar olup; Dr. X’ın başvurduğu Profesörlük kadrosu ile uyumlu olduğu değerlendirilmiştir.

Bu kategoriden alınan toplam puan 131’dir. “A8- Türkçe kitap (*) veya kitap bölümü yazarlığı (Adayın bilim alanı ile ilgili olmalıdır)”: Davacı bu kategoride doçentlik sonrası tarihli 4 adet kitap bölümü yazarlığı bulunmaktadır. Adı geçen kitap bölümlerinde, örgütsel davranış alanı ile uyumlu duygusal sermaye, işyeri yalnızlığı, görev performansı, iş stresi gibi konuları ele almıştır. Ayrıca bu bölümde yine davacının 2 adet ansiklopedide madde tanımlaması bulunmaktadır. Toplam 50 puan elde ettiği belirlenmiştir.

Davacı Doç. A1-A8 kategorilerine ait toplam puanı 320 dir. Bu puan, Üniversitesi Profesörlük kadrolarına başvuran adaylarda aranacak A1-A8 kategorllerinde minimum 60 puan alma koşulunu karşılamaktadır. Elde edilen 320 puan tüm kriterler kapsamında minimum 120 puan alma koşulunu da karşılamaktadır.

Bilirkişi heyeti diğer puanlarını değerlendirdiğinde;

* “A-10’ulusal dergilerde atıflar” kategorisinde 20 puan aldığı,

* “C1 ve C3. ulusal ve uluslararası hakemlik ve editörlük” kategorilerinde 5 + 40, toplamda 45 puan aldığı;

*”Ç-Eğitim ve Öğretim faaliyetleri” kategorisinde tamamlanmış 7 Yüksek Lisans tezi ile 35 puan aldığı,

* “Ç2-E Sonuçlandırılmış BAP destekli bilimsel proje raporları” kategorisinde 3 puan aldığı,

*“Ç4-Son iki yılda ön lisans, lisanıs ve/veya lisansüstü düzeyde ders verme” kategorisinde 20 puan aldığı ve diğer kategorilerdeki toplamda 123 puan elde ettiği görülmüstür. Sonuç itibari ile Davacı ‘ın toplam puanı 443’tür. Bu puanın 320 puanı A1-A8 kategorilerine aittir. Üniversitesi Profesör kadrolarına başvuran adaylarda aranacak Al-A8 kategorilerinde minimum 60 puan ve toplamda minimum 1.20 puan alma koşullarını sağladığı görülmüştür.

  1. bilimsel yayın ve çalışmalarda yağmacı/şaibeli yayın olarak nitelendirilebilecek bir eser bulunup bulunmadığına ilişkin değerlendirme:

Davacı “…plan, A. (2018). The relationship between organizational commitment and work performance: A case of ındustrial enterprises. Journal of Economic and Social Development, S(1), 46-50.” 1. yazar olarak yer aldığı eser, jüri üyelerince yağmacı/şaibeli eşer nitelendirilebileceği ifade edilmiştir. İlgili derginin 19.09.2022 tarihli güncel web sayfasına girildiğinde (http://www jesd-online.com), “Dergi Hakkında” sayfasında makale başvuru sürecinde herhangi bir ücret alınmadığı, ancak yazım kuralları sayfasında ise basım ücreti olarak 300 Euro alındığı ibaresi bulunmaktadır. Ancak, adı geçen çalışmanın yayımlandığı yıl olan 2018 yılında alırıdığına dair bir bilgiye rastlanmamıştır.

Öte yandan, bir derginin şaibeli olarak değerlendirilmesinde Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 30 Aralık 2021 tarih ve 2021.18 nolu oturumunda Yağmacı /Şaibeli Dergiler hakkında alınan 2021.18.643 sayılı karar aşağıdaki gibidir.

Buna göre: WEB of Seience’de Q1, Q2, Q3 sınıfında yer alan-dergiler (Editöryal ve/veya basım süreçlerinde ücret talep eden veya etmeyen), WEB of Science’de Q4 sınıfında yer alıp editöryal (editoria) processing charge), ve/veya basım sürecinde (article processing charge) ücret talep etmeyen dergiler, WEB of Science’de Q4 sınıfında yer alıp editöryal ve/veya başım süreçlerinde ücret talep etmekle birlikte sadece ilgili bilim alanı mensuplarının üye olabildiği bir branş derneğinin, üniversitenin, enstitünün, veya bilimsel bir kurumun yayın organı olan ve 2010 yılı öncesinden itibaren basılmakta/yayınlanmakta olup abone usulü çalışan ulusal/uluslararası dergiler

* Yağmacı/Şaibeli dergiler: Yukarıdaki kriterlere uymayan Q4 dergiler Yükseköğretim Kurulunun 07.03.2019 tarihli Genel Kurulunda alınan karar gereği, 07.03.2019 sonrası yayımlanmış makaleler için geçerli olmak üzere; makale kabulünden sonra yayımlanması için yazardan ücret veya ek ücret talep eden dergiler (yağmatı/şaibeli dergiler), bu ilişkinin bir çıkar çatışması içermesi nedeniyle doçentlik başvurularında (beyannamede) kullanılamaz.

Ayrıca www.uak.gov.tr adresinde SSS sekmesinde”45. Soru; Hangi dergiler Doçentlik Başvuru Şartlarında (Beyannamede) kullanılamaz?” sorgusunun altında yer alan ifadeler şunlardır;…“Cevap: Yükseköğretim Kurulu’nun 07.03.2019 tarihli Genel Kurulunda aldığı karar gereği 07.03.2019 sonrası yayımlanmış makaleler için geçerli olmak üzere; Makale kabulünden sonra yayımlanması için Yazardan ücret veya ek ücret talep eden dergiler (Yağmacı/Şaibeli Dergiler), bu ilişkinin bir çıkar çatışması içermesi nedeniyle doçentlik başvuru şartlarında (beyannamede) kullanılamaz. Ancak özgeçmiş ve eserler listesine eklenmelidir. Bu bağlamda aşağıdaki dergiler doçentlik başvuru şartlarında (beyannamede) kallanılabilir.

Makâle başvurusu sırasında -kabul/red şartına bağlı olmaksızın: ücret alan dergiler,

Abonelik usulü ile çalıştığı halde ilgili makaleyi açık erişimli yapmak için ücret talep eden dergiler,

 Makale bâsımı sürecinde yazarlardan herhangi bir ücret talep etmeyen dergiler Başvuruda beyan edilen makalenin yayımlardığı dergi, şeklen yukarıda belirtilen “beyannamede kullanılamaz dergiler” nitelemesine uymakla birlikte, ilgili derginin bu kapsamda değerlendirilmemesi gerektiğini iddia eden adaylar, gerekçesini belirterek ilgili makaleyi beyan edebilir.”

Bu kararlar temel alındığında, n’ın 2018 yılında yayımladığı bu eserinin yağmacı/şaibeli eser statüsünde değerlendirllebilmesi için her hangi bir dayanak bulunmadığı düşünülmektedir.

  1. Sonuç olarak akademik ve billmsel açıdan yeterliliğinin bulunup bulunmadığına ilişkin değerlendirme: çalışmaları değerlendirildiğinde hem A1-A8 kategorilerinde aldığı puanın, hem de aldığı toplam puanın Üniversitesi Sosyal Bilimler alanı Profesörlük kadrosu için gerekli olan minimum şartları fazlasıyla karşıladığı görülmektedir. Ek. 1de de detayları görülebileceği üzere eserlerinin akademik ve bilimsel açıdan yeterli olduğu tespit edilmiştir.” şeklinde tespit ve değerlendirmelere yer verilmiştir.

Anılan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı yapılan itirazlar yerinde görülmemiş olup, Mahkememizce hükme esas alınabilecek nitelikte bulunmuştur.

Akademik Kadro İlanı İptal Kararı Sonucu

Bu durumda, yukarıda yer verilen mevzuat düzenlemeleri, bilirkişi raporu ve dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde,

  • davacının eserlerinin akademik ve bilimsel açıdan yeterli olduğu,
  • yağmacı/şaibeli eserler olarak değerlendirilemeyeceği ve atanmak için aranan minumum puan şartının fazlasıyla sağladığı,
  • şaibeli olarak belirtilen eserin puanlamaya dahil edilmemesi halinde dahi davacının atanmak için gerekli puan kriterini sağladığı,

anılan kadroya davacıdan başka başvuranın da olmadığı hususu dikkate alındığında, davalı idarenin profesörlük kadrosuna atama konusunda sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullandığından Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Örgütsel Davranış Anabilim Dalına alım ilanı yapılan “profesör” kadrosuna atanma talebiyle yaptığı başvurunun jüri üyelerinden iki üyenin olumsuz görüşleri esas alınarak Yönetim Kurulunun 17.02.2022 tarih ve 2022.05.39 sayılı işlemiyle reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle;

1-Dava konusu işlemin iptaline,

2-Aşağıda dökümü yapılan 3.696,15-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 11.000,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,

3-Yürütmenin durdurulması kararına itiraz aşamasında davalı idare tarafından ödenen posta giderinden müteşekkil 146,00 TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına,

4-Artan posta avansının talep edilmesi halinde derhal, talep edilmemesi halinde ise bu kararın kesinleşmesinden sonra re’sen taraflara iadesine,

5-Kararın taraflara tebliğine,

6-Tebliği izleyen günden itibaren 30 gün içinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere, 14/02/2023 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.

Akademik Kadro İptal Davası – YD Kararı – Edirne İdare Mahkemesi

Akademik Kadro İptal Davası - YD Kararı - Edirne İdare MahkemesiAkademik Kadro İptal Davası

 

 

 

 

 

Öğretim üyesi ataması iptal davası, uzun bir süreç olabilmekte fakat Yürütmeyi Durdurma talepli açılan davalarda daha kısa sürede icrai kararlar alınabilmektedir. Akademik Kadro İptal Davalarında YD talepli davayı açmak çok önemlidir. Hukuka aykırı işlemin tesisi telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği akademik kadro iptal davası dilekçesinde özellikle vurgulanmalıdır.

1-) 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanununun 23 , 24 ,26. Maddesinde yer alan yer alan hüküm gereği söz konusu kadroya başkasının atanması sebebiyle yasal hakları zayi olmaktadır.

2-) Akademik unvan ve kadro en önemli dönemeçlerden biridir. Adayların Hakkı olan kadroya atanamaması halinde bilimsel çalışmaları sekteye uğramaktadır , adaylar mağduriyet yaşadığı bu zaman zarfında telafisi imkânsız bir mağduriyet yaşamaktadır.

3-) Akademik unvanını ve kadrosunu alamaması dolayısıyla kadronun özlük ve mali haklarından yararlanamamaktadır.  Telafisi güç veya imkânsız zararların doğmaktadır. Bu kapsamda akademik kadro iptal davasının YD talepli açılması gerekmektedir.

Yürütmeyi Durdurma Talepli açtığımız akademik kadro iptal davasında verilmiş YD kararı aşağıda sunulmuştur.

Akademik Kadro İlanı Davasının Özeti

Davacı tarafından, (Üniversitesi Rektörlüğü tarafından ilan edilen araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı, ancak davalı idarece gereğinin yerine getirilmediğinden bahisle) araştırma görevlisi kadrosuna atanma talebinin zımnen reddine ilişkin işlemin; atamaya hak kazandığı, hakkının sürüncemede bırakıldığı, göreve başlatmamaya ilişkin somut gerekçeye yer verilmediği ileri sürülerek iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

Akademik Kadro İlanı Davasında Üniversitenin Savunması

Davacı ile ilgili yapılan değerlendirmede bitirdiği bölümler yönünden atanma şartının yerine getirilmediğinin tespit edildiği, bu nedenle davacının atamasının yapılmadığı, işlemin hukuka uygun olduğu, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Akademik Kadro İlanı İptal Kararı Gerekçesi

Akademik kadro iptal davalarında mahkemelerin gerekçesi genel olarak mevzuat hükmü ile bilirkişi raporlarının değerlendirilmesine dayanmaktadır. Söz konusu akademik kadro iptal davasında mahkeme yürütmenin durdurulması ile ilgili olarak şu şekilde gerekçesi kurmuştur:

2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 62. maddesi uyarınca karar veren Nöbetçi Edirne İdare Mahkemesi’nce işin gereği görüşüldü:

Akademik kadro iptal davası, davacı tarafından, ( Üniversitesi Rektörlüğü tarafından ilan edilen araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı, ancak davalı idarece gereğinin yerine getirilmediğinden bahisle) araştırma görevlisi kadrosuna atanma talebinin zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin ikinci fıkrasında; “Danıştay veya idari mahkemeler, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin savunması alındıktan veya savunma süresi geçtikten sonra gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler.” hükmü yer almaktadır.

2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun “Tanımlar”başlıklı 3.maddesinde; araştırma görevlisi öğretim yardımcıları arasında sayılmış, 33. maddesinde de, araştırma görevlilerinin, ilgili anabilim veya anasanat dalı başkanlarının önerisi, bölüm başkanı, dekan, enstitü, yüksekokul veya konservatuvar müdürünün olumlu görüşü üzerine rektörün onayı ile araştırma görevlisi kadrolarına en çok üç yıl süre ile atanacakları, atanma süresi sonunda görevlerinin kendiliğinden sona ereceği belirtilmiştir.

31/07/2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Naklen Veya Açıktan Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin merkezi sınav ve giriş sınavlarına “genel başvuru şartlarını” düzenleyen 6.maddesinin ilk fıkrasında; “Bu yönetmelik kapsamındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atamalarda genel olarak;

  1. A) 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinde belirtilen şartları taşımak,

         b)Öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına naklen veya açıktan yapılan her türlü atamada;

ALES’den en az 70, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından (KPDS) veya Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavından (ÜDS) en az 50 puan veya eşdeğerliliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puan almış olmak,” şartının aranacağı,

aynı Yönetmeliğin “Özel şartlar” başlığını taşıyan 7.maddesinin ilk fıkrasında ise; araştırma görevlisi kadrosuna başvuru için; son başvuru tarihi itibariyle 35 yaşından gün almamış olmak ve 100 tam not üzerinden en az 65; 4 tam not üzerinden en az 2.50 lisans mezuniyet notuna sahip olmak, özel şartlarının aranacağı hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, yukarıda yer verilen Yönetmelik hükümlerine dayanılarak hazırlanan Öğretim Üyesi Yetiştirme Proğramına İlişkin Usul ve Esaslara ilişkin düzenlemenin 6. maddesinde,

(1) Adaylar, ilan edilen ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvurularını, YÖK’ün internet sitesi üzerinden beyan usulüne göre yapar. ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına yerleştirmeler ÖYP puanı esas alınarak merkezi sistemle yapılır ve sonuçlar Yürütme Kurulunca onaylanmasını müteakip YÖK tarafından ilan edilir.

(2) Adayların ilan edilen kadrolara atamaları, yerleştirildikleri yükseköğretim kurumları tarafından 2547 sayılı Kanunun 33 üncü maddesi uyarınca yapılır. Atamaları sırasında beyanlarının doğruluğunun kontrolü ilgili yükseköğretim kurumunca yapılır. Atamalar; yabancı dil puanı 50’nin altında olanlar için en çok bir yıl, yabancı dil puanı 50-65 (65 hariç) puan arasında olanlar için ise en çok iki yıl süreyle yapılır.

(3) Yanlış beyanda bulunduğu halde ataması yapılan araştırma görevlilerinin atama işlemleri ile ilgili tüm cezai ve hukuki sorumluluk ilgiliye ve atamayı yapan yükseköğretim kurumu yetkililerine aittir.

(4) ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanlar, göreve başladıktan sonra istifa edenler, 10 uncu madde uyarınca kurumlarınca ilişikleri kesilenler ile ÖYP araştırma görevlisi kadrosunda bulunanlar üç yıl süre geçmeden yeniden ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvuramazlar, bu süre geçtiten sonra yapılacak ilk başvuruda ÖYP puanı % 10 oranında düşürülür.

(5) Kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulundukları tespit edilenlerin ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına ataması yapılmaz ve bir daha ÖYP’ ye başvuruları kabul edilmez. “kurallarına yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden, davacı tarafından,  Üniversitesi Rektörlüğü tarafından ilan edilen araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı, ancak davalı idarece gereğinin yerine getirilmediğinden bahisle araştırma görevlisi kadrosuna atanma talebinde bulunduğu,  talebinin zımnen reddi üzerinde bakılan akademik kadro iptal davasının açıldığı anlaşılmaktadır.

Akademik kadro iptal davasına konu olayda, uyuşmazlığın niteliği gereği teknik yönden bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bilirkişilerce hazırlanarak Mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle;

“-Biyokimya ana birimse bu ana dalda Biyoteknolojik çalışmaların kendine yer bulabileceği, bu nedenle ikisini birbirinden ayırmanın mümkün olmadığı, ilgili üniversitenin kadro açtığı birimin Eczacılık Temel Bilimleri olduğu, Temel Bilimlerin birbiriyle disiplinler arası çalışmalara açık bölümler olduğu,

-Sınava başvurduğunda eğer bir uygunsuzluk olsaydı Dekanlık tarafından  davacının diskalifiye edilmesi gerektiği, aday sınava girdikten  ve en yüksek puanı aldıktan sonra atanmamasının  usulen de hatalı olduğu

-Davacı, yapılan sınavda başvuran adaylar içinde en yüksek puanı almış olduğu, lisansının biyoteknoloji ağırlıklı biyokimyagerlik olduğu , Yüksek Lisansının  Biyoteknoloji olduğu ve doktorasının  Biyokimya alt çalışma alanlarından olan Biyoteknoloji bilim dalı olduğu, bu nedenle ilgili kadroya atanması gerektiği, bilimsel açıdan ilgili kadroya atanmasının uygun olacağı” hususlarına yer verildiği görülmektedir.

Anılan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora davalı idarece itiraz edilmiş, Mahkememizce itiraz edilen hususlar da dikkate alınarak raporun  hükme esas alınabilecek nitelik ve yeterlilikte olduğu değerlendirilmiştir.

Akademik Kadro İlanı İptal Kararı Sonucu

Bu durumda, dosya kapsamından ve bilirkişi raporunun incelenmesinden, davacının doktora yaptığı alanın biyokimya alanı içerisinde değerlendirilebileceği, açılan kadronun Eczacılık Temel Bilimleri Anabilim Dali için olduğu, anılan alanın da disiplinler arası çalışmalara açık olduğu, dolayısıyla davacı açısından gereklilikler yerine getirildiği kanaatine varılmakla, davacının araştırma görevlisi kadrosuna atanma talebinin zımnen reddine ilişkin tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, hukuka aykırılığı ortaya konulan işlem nedeniyle davacı açısından telafisi güç ve imkansız zararların doğabileceği de açıktır.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan bu akademik kadro iptal davasına konu olan işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27.maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere 24/08/2023 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.

Akademik Kadro Davalarında Akademik Hukuk & Danışmanlık Desteği

Akademik Kadro Davalarında Akademik Hukuk & Danışmanlık DesteğiAkademik Hukuk & Danışmanlık Yükseköğretim Hukuku olarak kapsamında takip ettiğimiz konulardan biri de akademik kadro davalarıdır. Bu hususta yukarıda verilen davaların hazırlık aşamasında dikkat edilecek hususların neler olduğuna dair Akademik Kadro Kişiye Özel İlanın İptali Yargı Kararı konulu yazımız bilgilerinize sunulmuştur. Bununla birlikte yine Yükseköğretim Hukuku olarak kapsamında Disiplin Soruşturmaları çerçevesinde kişiye özel ilanının idari yaptırıma tabi olduğuna dair Kişiye Özel İlan İle Görevi Kötüye Kullanma Suçu başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir.

Yorum Yap