ÜAK’a Karşı Açılan Davada Mahkemeye ÜAK’ın Mahkemeye Bilgi ve Belge Sunmamasını Kötü Niyetli Bir Tutum Olarak Nitelendirmiş ve Tarafımızca İleri Sürülen Gerekçeler Doğrultusunda Ankara 17. İdare Mahkemesi Yürütmeyi Durdurma Kararı Vermiştir.

 

Mahkeme gerekçesinde şu ifadeleri kullanmıştır: “Olayda, davada uyuşmazlığın çözümü için ilk olarak Mahkememizin 23/02/2021 tarihli ara kararı ile davalı idarenin savunmasının alınması ve ara kararı gereğinin yerine getirilmesi için 30 gün süre verildiği, bu ara kararın 19/03/2021 tarihinde davalı idareye tebliğ edildiği, davalı idare tarafından Mahkememize sunulan 25/03/2021 tarihli dilekçe ile 30 gün ek süre talebinde bulunulduğu, Mahkememizin 30/03/2021 tarihli kararı ile ek süre talebinin kabul edildiği halde davalı idarece bu süre içerisinde de savunma dilekçesi ve ara karara cevap verilmediği, ikinci olarak 10/06/2021 tarihli ara kararı ile ara kararı gereğinin yerine getirilmesi için davalı idareye 20 gün süre verildiği, bu ara kararın 22/06/2021 tarihinde davalı idareye tebliğ edildiği, davalı idare tarafından cevap verilmemesi üzerine üçüncü olarak 15/09/2021 tarihli ara kararı ile ara kararı gereğinin yerine getirilmesi için davalı idareye 20 gün süre verildiği ve ara kararının yerine getirilmemesi halinde dosyada yer alan bilgi ve belgelere göre karar verileceğinin ihtar edildiği, bu ara kararın 02/10/2021 tarihinde davalı idareye tebliğ edildiği, ancak davalı idare tarafından bu güne kadar herhangi bir bilgi ya da belgenin dosyaya gönderilmediği ve ara kararımıza cevap verilmediği görülmektedir.

Gelinen bu noktada, verilen üç ara kararına rağmen davalı idarece herhangi bir savunma yapılmadığı gibi istenilen bilgi ve belgeler de dosyaya sunulmadığından, dosyada yer alan bilgi ve belgelere göre karar vermek gerekmiştir.

Öte yandan, her idari işlemin, tesis edilmeden önce var olan, idareyi o işlemi yapmaya iten ve objektif hukuk kurallarınca benimsenmiş maddi veya hukuki sebeplere dayanılarak tesis edilmesi gerekmektedir.  İdarenin sebepsiz işlem tesisi veya işlemin sebebini ortaya koyamaması durumunda işlem hukuka aykırı olacaktır.

Bu durumda, davacının doçentlik başvurusu için aranan asgari başvuru şartlarını taşıdığını iddia etmesi, davalı idarenin ise dava konusu işlemin tesisine dayanak olabilecek maddi ve hukuki olguları ortaya koyamaması sebebiyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, hukuka aykırılığı tespit edilen dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararlara yol açabileceği açıktır.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına 18/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir.

Yorum Yap